Salihî sülalesine mensup olan Celâl Polat çocukluğundan
beri güzel sanatlar meraklısı olmuştur. Bu hevesini
bilimsel yollarla da destekleyip resim ve portre sanatında
güzel eserler ortaya koymuştur. Polat sadece resimle ilgilenmemiş
aynı zamanda heykeltıraşlık sanatını da icra
etmiştir. Bununla da yetinmeyerek yazı ve çeviri hayatına
atılmıştır. Bu alanda çok güzel hikâye ve romanlar yazmıştır.
Eserlerinde yalın ve halkın anlayabileceği bir dil kullanmıştır.
Uzun uzatmalar ve süslü anlatımlardan uzak
durmuştur. Hikâye ve romanlarında iyilik, doğruluk ve
ahlaki üstünlük vasıflarını taşıyan ibret dersleri vermeyi
amaçlamıştır. Böylece Irak Türkmen Edebiyatı’nda güzel
eserler bırakmıştır.
Irak Türkmen Edebiyatı; roman sanatıyla ilk kez 1913
yılında Maarif Dergisi’nde yayınlanan Sernüvişt-î Kaza adlı
romanın Fransızcadan Irak Türkmen Türkçesi’ne tercümesiyle
tanışmıştır. Yeni bir edebî türün başlangıcı olarak
ilk telif roman Hayrettin Farukî’nin Kadın Kalbi romanıdır.
Celâl Polat’ın Bağdatkatı başlıklı tefrika romanı da bunlardan
sonra yazılan romanların devamıdır. Yurt Dergisi’nin
farklı sayılarında yayınlanan ve özellikle de hiçbir yerde
yayınlanmayan Bağdatkatı tefrika romanının bütün bölümlerinin
temin edilip bir araya getirilmesi için büyük bir
gayret gösterilmiştir. Bu ürünle Irak Türkmen Edebiyatı’na
büyük katkısı olan Celâl Polat’ın ve tefrika şeklinde bu romanı
bir araya getiren Rawyar Jabbari’nin emek ve gayretleri
takdire şayandır.
Prof. Dr. Siham ZENGİ